🐢 Taksi Şoför Kartı Yaş Sınırı

eDkSy. Ticari taksilere yönelik yeni gelişmeyi İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu duyurdu. Aksu, ticari taksi satın alma ve şoför olma yaşının 65’ten 68’e yükseldiğini açıkladı. Ulaştırma Bakanlığı’nın yayımladığı genelge ile bundan sonra 65 olan ticari taksi satın alma ve şoför olma yaş haddi 68’e çıkmış oldu. İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu Ticari takside çalışmak isteyen 65-68 yaş aralığındaki şoförler her yıl psikoteknik raporu ve sağlık raporu alarak ticari taksi yaşından gün alanlar kullanamayacak69 yaşından gün almış kişiler ticari taksilerde şoförlük yapamayacak. Genelge kapsamında 69 yaşından gün alanların şoförlük yapamayacağı belirtildi. İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Başkanı Aksu’nun mesajı şöyle"Değerli meslektaşlarımız; Ticari taksi alımı için ve şoförlük yapabilmek için 65 olan yaş şartı 68 olarak değiştirilmiştir. 69 yaşından gün alanlar bu genelgeden faydalanamayacaktır. 65-68 yaş arası çalışmak isteyenler, her yıl psikoteknik raporu ve sağlık raporu almak zorundadırlar. Bu talebimizi dikkate alarak gerçekleştiren Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Ulaştırma Bakanımıza esnafımız adına teşekkür ederiz. Hayırlı işler." İSTANBUL- MURAT TÜLEKYSM - İstanbul’da bulunan 18 bine yakın ticari taksiyi ilgilendiren gelişme yaşandı. Bundan sonra azami şoför olma yaşı 65’ten 68’e çıkarıldı. Ticari taksilere yönelik yeni gelişmeyi İstanbul Taksiciler Esnaf Odası Başkanı Eyüp Aksu duyurdu. Hürriyet’ten Burak Taşçı’nın haberine göre, Aksu, ticari taksi satın alma ve şoför olma yaşının 65’ten 68’e yükseldiğini açıkladı. Ulaştırma Bakanlığı’nın yayımladığı genelge ile birlikte bundan sonra 65 olan ticari taksi satın alma ve şoför olma yaş haddi 68’e çıkmış oldu. Çalışmak isteyenler rapor alacak Ticari takside çalışmak isteyen 65-68 yaş aralığındaki şoförler her yıl psikoteknik raporu ve sağlık raporu alarak ticari taksi kullanabilecek. 69 yaşından gün alanlar kullanamayacak 69 yaşından gün almış kişiler ticari taksilerde şoförlük yapamayacak. Genelge kapsamında 69 yaşından gün alanların şoförlük yapamayacağı belirtildi. İTEO Başkanı Aksu’nun mesajı şöyle “Değerli meslektaşlarımız; Ticari taksi alımı için ve şoförlük yapabilmek için 65 olan yaş şartı 68 olarak değiştirilmiştir. 69 yaşından gün alanlar bu genelgeden faydalanamayacaktır. 65-68 yaş arası çalışmak isteyenler, her yıl psikoteknik raporu ve sağlık raporu almak zorundadırlar. Bu talebimizi dikkate alarak gerçekleştiren Sayın Cumhurbaşkanımıza ve Ulaştırma Bakanımıza esnafımız adına teşekkür ederiz. Hayırlı işler.” YSM HABER MERKEZİ Ankara Büyükşehir Belediyesi ABB Ankara Ulaşım Koordinasyon Merkezi UKOME, kent merkezi ve ilçelerdeki taksilerle ilgili kapsamlı bir 'Ticari Taksi Yönergesi' hazırladı. Hürriyet'in haberine göre 12 Aralık'ta ABB Ulaşım Dairesi Başkanlığı'nın talebi üzerine hazırlanan ve oy çokluğuyla kabul edilen yönerge ile; taksi ruhsat sahipleri ile şoförlerin hak ve yükümlülükleri, taşıması gereken şartlar, çalışmaları sırasında uyması gereken kurallar, taksi ve taksi duraklarının standart, teknik özellik ve işletim sistemlerinin yapılması, indirme, bindirme ve bekleme yerlerinin düzenlenmesi gibi kurallar belirlendi. Yönergedeki bazı düzenlemeler şöyle TAKSİ MODELİ 10 YILI GEÇEMEYECEK "Ücret tarifeleri UKOME'de görüşülecek. UKOME'nin alacağı karar dışında herhangi bir ücret tarifesi kesinlikle uygulanamayacak. Taksilere fabrika çıkışı dışında aksesuar malzeme takılamayacak. 31 Aralık 2020'den itibaren taksilerde 10 yaşından büyük araç çalıştırılamayacak. Aracın sağ arka kapısının iç tarafında görme engelliler için kabartma alfabeyle araç plakası ve ALO 153 yazılı levha bulundurulması zorunlu olacak. T plakalı taksiler merkez ilçeler Çankaya, Gölbaşı, Yenimahalle, Etimesgut, Sincan, Altındağ, Mamak, Pursaklar, Keçiören dışındaki diğer ilçelere yolcu götürecek fakat dönüşte yolcu alamayacak. T plakalı harici ilçelere tahsisli taksiler merkez ilçelere veya tahsisi dışındaki diğer ilçelere yolcu götürebilecek fakat dönüşte yolcu alamayacak. SUÇA KARIŞAN DURAĞI UKOME KAPATACAK Taksilerde araç sahibi ile şoförlere ait bilgilerin yer aldığı Taksi Aracı Tanıtım Kartı bulunacak. Taksi duraklarında kapasite düzenlemesi, sayı artırılması, yeni durak belirlenmesine UKOME karar verecek. Bir taksi plakası ikinci bir durakta çalışamayacak. Umuma açık taksi duraklarından tüm taksiler istifade edebilecek, buraların belli esnafın tekeline geçmesine göz yumulmayacak. Taksi duraklarında çalışan taksilerden Taksi Otomasyon Merkezi'ne üyelik belgesi istenecek. Organize suç işleyen veya terör olaylarına karışan, genel ahlak ve adaba aykırı hareket eden suçluları barındıran taksi durakları, UKOME kararı ile kapatılacak." BELGESİZ ŞOFÖR ÇALIŞTIRMAK YASAK Ticari Taksi Yönergesi'nde en dikkat çeken düzenleme ise taksi şoförlerinde aranacak şartlar ile ilgili oldu. Artık herkes taksilerde şoförlük yapamayacak. Taksi şoförlerinden istenilen şartları taşıyan kişilere ABB Ulaşım Dairesi tarafından Taksi Aracı Kullanım Belgesi verilecek. Belgesi olmayan şoför çalıştırılamayacak. Belgeler iki yılda bir yenilenecek. Mevcut taksi şoförleri en az ilkokul mezunu, yeni başlayanlar ise en az ilköğretim mezunu olacak. Şoförler, ABB ve oda koordinesiyle verilecek şoför eğitim sertifikasına sahip olacak. Acil kurtarma ve ilk yardım, şehirle ilgili tarihi, turistik, coğrafi, sosyal ve kültürel bilgilere, davranış, diksiyon, harita ve şehir planı okuma, yol ve trafik, yangın söndürme bilgilerine de sahip olacak. ABB gerekli durumlarda şoför eğitimlerini artırabilecek. Şoförler psikoteknik raporunun yanı sıra her yıl bulaşıcı hastalıklar ve göz muayenesi olacak. Başvuru itibarıyla 7 günü geçmemiş şekilde adli sicil kaydı alınacak. Şoförler, cinsel saldırı ve uyuşturucu suçlarından hüküm giymemiş olacak. Araç sahipleri tarafından şoförlere sigorta yapılma şartı gelirken, şoförler 66 yaşından gün almamış olacak. TAKSİLER AKILLANACAK PANİK BUTONU TAKILACAK Yönergedeki bir diğer düzenleme de UKOME tarafından kurulacak olan Taksi Otomasyon Merkezi. ABB Başkanı Mansur Yavaş'ın geçen ay tanıtımını yaptığı 'Akıllı Taksi Projesi' için kurulacak olan merkezde tüm taksileri kapsayacak çağrı merkezi, elektronik haberleşme, ödeme sistemi, parmak izi okuyucu veya şoför kartı sistemi, panik butonu gibi sistemler yer alacak. Merkez vatandaştan gelen ve çağrı merkezinden yönlendirilen tüm talepleri karşılayabilecek. UKOME kararına uygun şekilde otomasyon sistemi bulundurmayan araçlar taksi işletmeciliği yapamayacak. Taksi Dolmuş Şoför Sigorta Oğuz MÜLAYİM Sosyal Güvenlik Kurumu Müfettişi – Bilirkişi Çalışma Ekonomisi ve Endüstri İlişkileri Bilim Uzmanı [email protected] Giriş Sigortalı olma, çalışma hayatında yer alan her kişinin en doğal hakkıdır. Sigortalı için hak olan bu husus aynı zamanda, bu kişi bir işverene bağlı olarak çalışıyor ise işveren açısından da yükümlülüğü ifade etmektedir. Ancak bazı çalışma şekilleri vardır ki; işin mahiyeti, çalışma şartları, süresi gibi değişken durumlardan dolayı işçi işveren ilişkisinin tam olarak ortaya konması zordur. Bu zorluk aynı zamanda sosyal güvenliğe ilişkin yükümlülüklerin yerine getirilmesi sırasında da devam etmektedir. Bu özelliklere sahip işlerden biri de; taksi, dolmuş ve buna benzer şehir içi toplu taşıma araçlarındaki şoförlük faaliyetidir. Bu ve benzeri araçlarda şoför olarak çalışan kişiler, genellikle tam bir iş ilişkisinden ziyade, araç kiralama veya işverene kazançtan pay verme gibi bilindik iş ilişkilerinden daha farklı usullerle çalışmakta, ayrıca bu çalışma çoğunlukla tam zamanlı olmamaktadır. Bu nedenlerden dolayı işveren pozisyonunda bulunan araç sahipleri de araçlarını çalıştıran kişileri sigortalı yapma hususunda pek de istekli olmamaktadırlar. Yasa koyucu bu gibi durumları göz önünde bulundurarak soruna bir çözüm getirmeye çalışmıştır. 6111 sayılı Kanun’la 1, 5510 Sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nda 2 Ek 6. madde ile bir düzenleme getirilerek söz konusu kişilerin çalışmaları kısmi ve tam süreli ayrımına tabi tutulmuş ve ay içerisinde belirli bir sürenin altında çalışan şoförler için ayrı bir düzenleme getirilmiştir. 6111 Sayılı Kanun’la Getirilen Düzenlemeler 5510 sayılı Kanun’da sigortalılık şekilleri esas olarak 4. maddede düzenlenmiş; yine kısmen bazı sigorta kollarına tabi olan kişiler de 5. maddede zikredilmiştir. Ancak bu madde hükümlerinin çalışma hayatında yer alan kişilerin tamamını kapsama konusunda yetersiz kalması nedeniyle 6111 sayılı Kanunun 51 inci maddesiyle de bir kısım düzenlemeler yapılmıştır. Bu düzenlemelerden bir tanesi de ticari taksi, dolmuş ve benzeri şehir içi toplu taşıma araçlarında çalışan kişilerden bir veya birden fazla kişi yanında kısmi iş sözleşmesiyle bir ay içinde 10 günden az çalışanlara, kendileri tarafından prim ödemeleri şartıyla sigortalı olabilme imkânı tanınmıştır. Esasen bu düzenleme bir anlamda araç sahiplerini sosyal güvenliğe ilişkin yükümlülüklerden kurtarır gibi görünmektedir. Ancak bu sektörde kayıt dışı istihdamın yoğun olarak görülmesi ve yükümlülüklerin söz konusu kişilerce genelde yerine getirilmemesi nedeniyle konuya bir sorumluluk aktarımı şeklinden ziyade, çalışanların sigorta kapsamının genişletilmesi şeklinde bakmak daha doğru olacaktır. Bu düzenlemeye göre herhangi bir şekilde ticari taksi ve toplu taşıma araçlarında bir veya birden fazla işveren tarafından ay içerisinde 10 günden daha az süre ile çalıştırılan kişiler; 18 yaşını doldurmuş olmaları, bu çalışmaları dışında hizmet akdine tabi, kendi adına ve hesabına bağımsız veya kamu görevlisi olarak çalışmamaları, isteğe bağlı sigortalı olmamaları, banka sandıklarına tabi çalışmalarının olmaması ve Kurum’dan herhangi bir sebepten dolayı gelir veya aylık almamaları şartı ile Kanun’un Ek 6. Maddesi kapsamında sigortalı sayılabileceklerdir. Getirilen bu düzenlemenin araç sahiplerinin sosyal güvenliğe ilişkin yükümlülüğü tamamen ortadan kaldırdığını söyleyebilmek mümkün değildir. Zira düzenleme yalnızca ay içerisinde 10 günden kısa süre ile çalışan kişileri kapsamakla birlikte 10 günden fazla çalışan şoförler için sosyal güvenliğe ilişkin tüm yükümlülükler işveren üzerinde devam etmektedir. Başka bir deyişle araç sahipleri işveren sıfatı ile 10 günden fazla süreli çalışan araç şoförlerini sigortalı yapmak mecburiyetindedirler. Ek-6 Kapsamında Yer Alan Şoförlerin Ödeyecekleri Sigorta Prim Oranları ve Faydalanacakları Sigorta Kolları Kısmi süreli çalışan şoförler Ek 6. madde ile getirilen yeni düzenleme ile kısmi süreli çalışmaları neticesinde uzun vadeli sigorta kolları ile genel sağlık sigortası kapsamında sigortalı sayılmaktadırlar. Buna göre ödenecek olan sigorta prim oranı uzun vadeli sigorta kolları için % 20 ve genel sağlık sigortası için de %12,5 tir. Hemen belirtelim ki bu kişiler çalıştıkları süreler kadar kısmi süreli değil; 2012 yılında 19 gün olmak üzere her yıl bir gün artırılacak şekilde primlerini ödeyecekler ve toplamda da ayda 30 gün sigortalı sayılacaklardır. Yani çalışma süreleri 10 günden az olmasına rağmen 19 günden başlamak üzere her yıl bir gün artacak şekilde prim ödeyecek; bunun karşılığında ise Kanun’un 4. maddesinin birinci fıkrasının a maddesi kapsamında 30 gün sigortalı kabul edileceklerdir. Bu durumda sigortalılar 2023 yılına kadar ödemedikleri bir süreyi de sigortalı olarak kazanmış sayılacaklar ve önemli bir fayda elde edeceklerdir. Sonuç olarak bu süreler yaşlılık ve ölüm aylığına hak kazanma, malul sayılma gibi konularda geçerli olacaktır. Ayrıca çalışan kişiler genel sağlık sigortası kapsamında olmalarından dolayı, kendileri ve bakmakla yükümlü oldukları aile bireyleri de genel sağlık sigortası kapsamında sayılarak aynı diğer sigortalılar gibi her türlü sağlık hizmetinden faydalanabileceklerdir. Ancak bu hususta da yasa koyucu bu kişileri primlerin ödenmesi hususunda 4/a lı kapsamında değil 4/b li kapsamında ki gibi değerlendirmiş ve kişilerin sağlık hizmeti sunucusuna başvurdukları tarihte 6183 sayılı Kanunun 3 48 inci maddesine göre tecil ve taksitlendirmeleri devam edenler hariç, 60 günden fazla prim ve prime ilişkin her türlü borcunun bulunmaması şartını getirmiştir. Kısmi süreli çalışan şoförlerin sigortalılığının düzenlenmesi ile ilgili kısa vadeli sigorta kolları açısından önemli bir eksiklik bulunmaktadır. Zira bu kişiler kısa vadeli sigorta kolları kapsamına alınmadıklarından, iş kazası ve meslek hastalıkları gibi risk unsurları konusunda sosyal güvencenin dışında tutulmuşlardır. Özellikle şoförlerin çalışma şartları itibari ile sürekli trafikte olmaları, trafik kazası riskini son derece artırmaktadır. Ancak kanun koyucu kişileri bu sigorta kolu ile ilişkilendirmeyerek olası durumlarda kişilerin geçici veya sürekli işgöremezlik ödeneği alabilmesinin ve kısa vadeli sigorta kollarından sağlanabilecek diğer hakları kazanabilmesinin önüne geçmiştir. Ek-6. madde kapsamında yer alan kişilerin tabi olabilecekleri son sigorta kolu ise işsizlik sigortasıdır. Kanun koyucu işsizlik sigortası priminin ödenmesi konusunda kişileri serbest bırakmıştır. Bu bağlamda kişiler, hem kendilerine hem de işverene ait olan toplam % 3 oranındaki işsizlik sigortası primini isterlerse ödeyebilecekler ve işsiz kaldıklarında şartlarının uygun olması durumunda işsizlik sigortası fonundan faydalanabileceklerdir. Kapsamda Yer Alan Kişilerin Müracaat Şekli Bu kapsamdaki sigortalılar öncelikle araç sahibi ile kısmi süreli iş sözleşmesi yapmak durumundadırlar. Daha sonra SGK internet sitesinde yer alan “Şehir İçi Toplu Taşıma Araçlarında Kısmi Süreli Çalışanlara Ait İşe Giriş Bildirgesi’ni”, araç sahibinin bağlı olduğu odaya onaylatmaları ve kısmi süreli iş sözleşmesi ile birlikte SGK İl Müdürlükleri veya SGK Merkez Müdürlükleri’ne ilgili belgeler ile müracaat etmeleri yeterli olacaktır. Niteliği itibari ile istisnai olarak düzenlenmiş bir sigorta kolu olması nedeniyle, sigortalılığın devamı kısmi süreli iş sözleşmesinin varlığına bağlı bulunduğundan, araç sahibi ile şoför arasındaki iş sözleşmenin süresinin bitiminde yenilenmesi ve yeni sözleşmenin de yine Sosyal Güvenlik Kurumu’na ibraz edilmesi gerekmektedir. Sonuç ve Değerlendirmeler Sosyal güvenlik sistemlerinin başarısı, kapsamının genişliği ile doğru orantılıdır. Bir sosyal güvenlik sisteminin kapsamının geniş olması ise çalışma hayatına ilişkin koşullara uygun düzenlemelerin yapılması ile mümkündür. Bu bağlamda yüksek oranda kayıt dışı çalışan taksi ve benzeri şehir içi toplu taşıma araçlarında kısmi süreli çalışan kişilerin sigortalılığı ile ilgili 6111 sayılı Kanun’la yeni bir düzenleme getirilmiş ve tarihinden itibaren uygulamaya konulmuştur. Bu hükümle taksi ve benzeri şehir içi toplu taşıma araçlarında çalışan kişilerin sigortalılığı, yükümlülüklerin sigortalılar tarafından yerine getirilmesi kaydı ile genişletilmiştir. Ayrıca sigortalılık sürelerinin 4/a kapsamında değerlendirilmesi ise ayrı bir avantajdır. Uygulamanın yaygınlaşması, sektörel açıdan kayıt dışı istihdamı da önleyecektir. Düzenleme ile ilgili en büyük eksiklik ise; sigortalıların kısa vadeli sigorta kolları dışında tutulması ve özellikle olası trafik kazalarının iş kazası sayılmaması durumudur. İstekleri halinde işsizlik sigortasına bile dahil olabilen sigortalıların iş kazası ve meslek hastalıkları risklerine karşı korumasız bırakılmaları, konunun en önemli eksik yönünü oluşturmaktadır. Dip Notlar 1 25 Şubat 2011 Tarihli ve Mükerrer 27857 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanmıştır. 2 16 Haziran 2006 Tarihli ve 26200 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanmıştır. 3 28 Temmuz 1953 Tarihli ve 8469 Sayılı Resmi Gazete’de Yayımlanmıştır. 1. Taksi plakası sahipleri SGK başvurularını nasıl yapacaklar? 2. SGK’lı olan taksi şoförleri kıdem ve ihbar tazminatı alabilecek mi? 3. Taksi sahipleri, ilk işe başlayanları deneme süresini nasıl beyan edeceler kontrollerde bunu nasıl kanıtlayacaklar? 4. Günlük, hatta saatlik taksiye çıkan şoförler ve araçlarını şoförlere verenler ne yapacaklar? 5. SGK başvurusunda hangi evraklar istenecek? Kime ne şekilde evrak teslim edilecek? 6. Esnaf odalarının bu konuda alt yapısı olmadığı halde bu işin içinden nasıl çıkılacak? 7. Bu konudaki ceza ve yaptırımlar nelerdir? 8. Esnaf odaları tarafından hazırlanan içinde ağır yaptırımlar bulunan ticari taksi hizmet sözleşmesinde yazılanlar uygulanabilir mi? 9- Taksi plakalarını kiraya vermesi için bırakan taksi sahipleri ile bu araçları kiralayıp esasen kendi adına kullananlar konusu ne olacak? Taksiyi kiralayıp kullananların sigortasını plaka sahipleri mi yaptıracak? Sürücüler de sigortalı olmalı Plaka sahipleri kendi araçlarını kullandıkları ve vergi mükellefi oldukları için 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereğince eski adıyla Bağ-Kur’lu yeni adıyla da 4/B’lidirler. Taksi plakası sahipleri adına takside çalışanlar-şoförler ise yine aynı Kanun gereğince SSK’lı 4/A’lı olmalıdırlar. Sosyal Güvenlikte deneme süresi olmaz Deneme süresi İş Kanunu’na tabi işyerlerinde işe alınan işçilere ihbar ve kıdem tazminatı ödemeden işten çıkarmak için düzenlenmiştir. Sosyal Güvenlik Kanunları için deneme süresi yoktur. Yanınızda işe aldığınız işçiyi daha işe başlamadan bir gün önce sigortalı yapmak zorundasınız. Sigortasız işçi çalıştırmak yasaktır ve denemesi de olmaz. Öte yandan ilerde ayrıntısını göreceksiniz, yanında 3 veya daha az işçi çalıştıran esnaflar için İş Kanunu uygulanmayacağından, sürücüler için asla deneme süresi yoktur. Plaka sahibinin yapması gerekenler Taksi plakası sahibi yanında çalışan sürücüyü sigortalı hale getirmek için 1-SGK’da işyeri bildirgesi ile işyeri numarası almalı Plaka sahibi en geç sürücü çalıştırmaya başladığı tarihte SGK’ya işyeri bildirgesi doldurup vermelidir. İşyeri bildirgesinin örneğini, web sayfasının sol tarafında bulunan formlar ve dilekçeler bölümünden, SSK devredilen bölümünde bulabilirler. Bu bildirgenin ilgili yerleri el ile doldurulduktan sonra plaka sahibinin ikamet adresinin bağlı olduğu Sosyal Güvenlik Merkezine SGM vermelidir. Not İşyeri bildirgesinde işe başlama tarihini verdiğiniz gün veya sonrasını yazınız aksi halde 796,50 lira ceza yersiniz. —İşyeri bildirgesi ekinde verilecek belgeler Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği’nin 29 uncu maddesine göre; “Madde 29 – 1 İşveren, işyeri bildirgesi ekinde Kuruma vermesi gereken; a Daimi mahiyetteki işyerlerinde, işyerinin adresini gösterir yerleşim belgesini, b Gerçek kişi işverenler yönünden kendilerinin, tüzel kişi işverenler yönünden ise tüzel kişiliği temsile yetkili kişilerin imza sirkülerini, bir ay içinde Kuruma, elden vermekle veya posta yoluyla göndermekle yükümlüdür. İmza sirküleri Kuruma verilmesi gereken kişilerin, Üniteye bizzat müracaat ederek kimliklerinin tespitiyle birlikte imza beyanlarının alınmasını sağlamaları halinde, b bendinde istenilen imza sirküleri artık istenilmez.” 2-E-Bildirge giriş şifresi almalı İşyeri giriş bildirgesi ile işyeri numarası alınca kendisine SGM’ce, e-bildirge başvuru formu verilecek ve form doldurulunca internet üzerinden işçi-sürücü işe giriş bildirgesi doldurulması için şifre alınacaktır. Verilen şifre ile ilk defa işyeri bildirgesi alınan işçiler-sürücüler için bir ay içinde, bir aydan sonra işe alınan sürücüler için ise bir gün önce işe giriş bildirgesi internetten verilmelidir. Örneğin 2 Kasım 2010 günü işe başlamayı içeren işyeri bildirgesi 2 kasım 2010 günü SGK’ya verilirse, 2 Kasım ile 1 Aralık 2010 arasında işe giren sürücüleri 1 Aralık 2010 gününe kadar internetten işe giriş bildirgesi verilebilir. Ancak, 1 Aralık gününden sonra işe alınacak sürücüler için işe giriş bildirgesi, işe başlamadan bir gün önce verilmelidir. Süreler geçtikten sonra verilirse her bir sürücü için 796,50 lira ceza yersiniz. 3-Her ayın 23’ünde e-bildirge verilmelidir SGK’dan işyeri numarası, e-bildirge şifresi alan ve sürücüleri için de işe giriş bildirgesi veren plaka sahibi işveren oldu artık adı çalıştırdığı sürücüye veya sürücülere verdiği ücretleri ile sürücülerin kaç gün çalıştığına ilişkin olarak her ayın 23’üne kadar bir önceki ayın bilgilerini e-bildirge sistemi üzerinden internetten SGK’ya bildirmek zorundadır. Mesela, kasım ayında bir sürücü varsa ve bu sürücü 30 gün çalışıp, 1000 lira brüt net değil ücret almışsa bu bilgiyi en geç 23 Aralık 2010 gününe kadar internetten SGK’ya şifresini kullanıp bildirmelidir. Bu bildirimi zamanında yapmazsa her bir sürücüsü için 152 lira ceza ödemek zorunda kalır. 4-Sürücüler ile hizmet iş sözleşmesi yapmalı İşveren plaka sahibi, yanında çalıştıracağı sürücüler ile hizmet sözleşmesi yapması yerinde olur. Esasen yanında 3 veya daha az işçi çalıştıran esnafların yanında çalışan işçiler için İş Kanunu uygulanmaz. Borçlar Kanunu uygulanır. Bu sebeple de sürücü ile işveren arasında hizmet akdi sözleşmesi yapılmalıdır. Bazı sürücüler ayda 30 gün bazılar ile ayda 30 günden az hatta bazıları günde 8 saatten az da çalışıyor olabilirler. Çalışanların çalışma durumlarına göre hizmet sözleşmesi yapılmalıdır. 5-30 günden eksik de bildirilebilir İşveren plaka sahibi yanında çalıştırdığı sürücü ayda kaç gün çalışıyorsa o kadar gün sayısını SGK’ya e-bildirge etmek zorundadır. Yani her sürücü için 30 günlük bildirim zorunluluğu yoktur. Ancak, 30 günden eksik bildirim yapılacaksa bu durum hem e-bildirgede eksik gün beyanlarının doğru girilmesini gerektirir hem de eksik gün çalışma sebebini içeren SGK ek-8 formunun verilmesi gerekir. Bu formu da web sayfasının sol tarafında bulunan formlar ve dilekçeler bölümünden SSK devredilen bulabilirler. 6-Maliye’ye muhtasar beyanname verilmelidir Yanında sigortalı-işçi-sürücü çalıştıran işverenler-plaka sahipleri yanındaki işçiye verdiği ücretlerden gelir vergisi kesip, kestiği bu gelir vergisini de Maliye’ye yani vergi dairesine muhtasar beyanname ile bildirip, sonrasında da ödemelidir. Bu arada sürücülerin evli-bekar ve çocuklu olup olmadıklarına göre eski adıyla vergi iadesi gelir vergisinde asgari geçim indirimi yapma hakkına da sahiptir ve indirdiği gelir vergisini de sürücüsüne ücret bordrosu ile her ay ödemek zorundadır. NOT Basit Usule tabi taksi işletmecileri muhtasar beyanname vermeyeceklerdir. Basit usulde vergilendirilen mükelleflerin yanında çalışan kişiler diğer ücretli olarak vergilendirilecektir. Diğer ücret kapsamında vergilendirilenler vergi karnesi almaya mecburdurlar. Kazançları basit usulde vergilendirilen ticaret erbabı, yanında çalışanların vergi karnesi almalarını ve karnelerinde yazılı vergilerini ödemelerini temin etmeye mecburdurlar. 7- Sürücü şahsi dosyası SGK’ya sigortalı yaptırdığı sürücüsü için bir de şahsi dosya hazırlaması yerinde olacaktır. Bu dosya içinde hizmet sözleşmesini, sigortalı işe giriş bildirgesini koymak zorundadır. Dört veya daha fazla sürücüsü varsa bu kere bir de ağır ve tehlikeli işlerde çalışabilir sağlık raporunu da eklemesi gerekir. Ayrıca, işveren isterse, sürücünün getireceği sabıkasızlık belgesi, nüfus cüzdan örneği, ikametgah ilmuhaberi de konulabilir. 8-Her ay ücret bordrosu hazırlamalıdır 5510 sayılı Kanun gereğince ücret verdiği-çalıştırdığı sürücüler-işçiler için her ay ücret tediye bordrosu hazırlamalıdır. Bu bordroda 5510-102 gereğince işyerinin sicil numarası, bordronun ilişkin olduğu ay, sigortalının adı, soyadı, sigortalının sosyal güvenlik sicil numarası, ücret ödenen gün sayısı, sigortalının ücreti, ödenen ücret tutarı ve ücretin alındığına dair sigortalının imzasının bulunması zorunludur. Belirtilen unsurlardan herhangi birini ihtiva etmeyen imza şartı yönünden makbuz mukabilinde veya banka kanalıyla yapılan ödemeler hariç ücret tediye bordroları geçerli sayılmaz ve her bir geçersiz ücret tediye bordrosu için aylık asgari ücretin yarısı 381 lira tutarında SGK tarafından ceza uygulanır. ***Plaka sahipleri deftere tabi olabilirler Normal şartlarda taksici esnafı yani plaka sahipleri, basit usulde gelir vergisine tabidir. Buna eski adıyla götürü gelir vergisi mükellefi diyebiliriz. Ancak, yanında sürücü çalıştıran plaka sahipleri ise çalıştırdığı işçiye ücret, maliyeye vergi, SGK’ya prim ödeyecektir. Bu durumda da 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 48 inci maddesinde yazan rakamlar aşılabilecektir. Aşılması halinde plaka sahipleri basit usulden gerçek usule geçirilecek ve deftere tabi olacaklardır. Deftere tabi olduklarında da belgelerini esnaf odaları değil kendileri veya anlaşacakları bir mali müşavirle düzenleyeceklerdir. ***Plaka kiralayanlar ne olacak? İşin en zor yanı da burası. Zira, taksi plakası şoför esnafına kendisi kullansın ve ekmeğini çıkarsın diye tahsis edilmiştir. Ancak, piyasada-uygulamada gördüğümüz üzere plaka sahipleri araçlarını plaka kiralama şirketlerine veriyorlar ve ayda 3000-3500 lira alıyorlar. Taksi kiralama şirketleri de plakalı taksiyi aylık 3500-4000 liraya isteyenlere kiralamaktadırlar. Aralarındaki kira sözleşmesini ise vergi-stopaj ortaya çıkmasın diye de Maliye’ye bildirmemektedirler. Bildirilmediği için de kiralama resmiyet kazanmamaktadır. Esasen kiralama Maliyeye ve SGK’ya bildirilse kiralayan vergi-stopaj ödeyecek ve kendisi de vergi mükellefi olarak Bağ-Kur’lu sayılacaktır. Bu arada aylık kira bedeli yüksek olduğu için de kiralayan basit usulde değil deftere tabi gelir vergisi mükellefi olacaktır. Bu durumda sorun yoktur. Fakat, kiralama sözleşmesi resmiyet kazanmamışsa, taksiyi kiralayan vergi mükellefi olmadığı için SGK tarafından yolda çevrilip denetime alındığında, plaka sahibi işveren sayılacak ve esasen kiralayan olduğu halde SSK’lı sayılıp, kayda alınacaktır. Plaka sahibine de 2500 lira idari para cezası SGK tarafından uygulanacaktır. ***Sürücülere kıdem-ihbar tazminatı ödenecek mi? Kıdem ve ihbar tazminatı İş Kanunlarında 4857-854-5953 sayılı Kanunlarda geçmektedir. Genel İş Kanunu olan 4857 sayılı İş Kanunu’nun 4 üncü maddesine göre; “ı 507 sayılı Esnaf ve Sanatkarlar Kanununun 2 nci maddesinin tarifine uygun üç kişinin çalıştığı işyerlerinde.” İş Kanunu uygulanmaz. Bu sebeple bir taksi plakası sahibinin yanında 2 veya daha az şoför-sürücü varsa bunların işten çıkma, işten çıkarılma, emekli olma hallerinde ihbar ve kıdem tazminatı ödenmesi gerekmez. Ancak, plaka veya plakalar sahibinin yanında 3 veya daha fazla sürücü varsa işten çıkma, işten çıkarılma veya emekli olma durumunda ihbar ve kıdem tazminatı ödenmesi gerekir. ***Kıdem-ihbar tazminatı ve plaka kiralama ile ilgili örnek Yargıtay Kararı Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, T., Esas 2008/22755, Karar 2008/18206 “Davacı; davalıya ait araçta tarihleri arası çalıştığını; iş sözleşmesinin davalı tarafından haksız olarak fesih edildiğini belirterek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili, genel tatil ve izin ücreti alacağı talebinde bulunmuştur. Davalı; davacının işçi olarak değil kiracı sıfatı ile çalıştığını, kira ilişkisinin 2006 yılı 10. ayında sona erdiğini, taraflar arasındaki ilişkin kira ilişkisi olduğunu savunmuştur. Mahkemece; taraflar arasında iş sözleşmesi değil kira sözleşmesi bulunduğu, kira ilişkisinden doğan ihtilaflara bakmaya Sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu gerekçesi ile görevsizlik kararı verilmiştir. Uyuşmazlık taraflar arasındaki hukuki ilişkinin tespiti ve davalının esnaf niteliğinde olup olmadığı noktasında toplanmaktadır… 5362 Sayılı Yasanın 3. maddesinde belirtilen esnaf ve sanatkar faaliyeti kapsamında kalan işyerinde 4857 Sayılı Yasanın 4/ı bendi uyarınca, üç kişinin çalışması halinde bu işyeri iş kanunun kapsamının dışında kalmaktadır. Maddede, üç işçi yerine “üç kişi”den söz edilmiştir. Bu ifade, işyerinde bedeni gücünü ortaya koyan meslek ve sanat erbabını da kapsamaktadır. İşinde bedeni günü ile çalışmakta olan esnaf dahil olmak üzere toplam çalışan sayısının üçü aşması durumunda işyeri İş Kanununa tabi olacaktır. Dosya içeriğine göre, davacı iş sözleşmesi ile çalıştığını iddia etmektedir. Davalı ise davacı ile aralarında kira sözleşmesi bulunduğunu savunmuş kira sözleşmesi ve banka kayıtlarını delil olarak dosyaya sunmuştur. Uyuşmazlığın çözümü için taraflar arasındaki hukuksal ilişkinin duraksamaya yer bırakmayacak şekilde ortaya konması gerekir. Taraflar iddia ve savunmalarını ispatlamak için delil listesi sunmuşlar bu arada tanık deliline de müracaat etmişlerdir. Durum böyle olunca tarafların gösterdikleri tanıklar dinlenmeli dosya içindeki diğer deliller ile birlikte bir değerlendirmeye tabi tutularak davacı ile davalı arasındaki hukuki ilişkinin somut olarak tespitine çalışılmalıdır. Sonuçta taraflar arasındaki ilişkinin kira sözleşmesinden kaynaklandığı sonucuna varılırsa şimdiki gibi görevsizlik kararı verilmelidir. Aksi halde yukarıda ayrıntılı olarak açıklandığı üzere davalının esnaf olup olmadığı tartışılmalı esnaf olmadığı sonucuna varılırsa aradaki ilişkinin iş sözleşmesinden kaynaklandığı kabul edilerek dava konusu istekler hakkında bir karar verilmelidir. Buna göre eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir. ” ***Sürücüler İşsizlik Sigortası’na kavuştular Taksi plakası sahibinin yanında SSK’lı işçi olarak çalışan şoförler, uygulama sonrasında sadece SSK’lı olmadılar ayrıca, işsizlik sigortası kapsamına da girdiler. Artık işsiz kaldıklarında İŞKUR’dan işsizlik ödeneği de alabilecekler. 4447 sayılı İşsizlik Sigortası Kanunu’nun 50 inci maddesine göre; “Günlük işsizlik ödeneği, sigortalının son dört aylık prime esas kazançları dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının yüzde kırkıdır. Bu şekilde hesaplanan işsizlik ödeneği miktarı, 4857 sayılı İş Kanununun 39 uncu maddesine göre onaltı yaşından büyük işçiler için uygulanan aylık asgari ücretin brüt tutarının yüzde seksenini geçemez. Hizmet akdinin sona ermesinden önceki son 120 gün prim ödeyerek sürekli çalışmış olanlardan, son üç yıl içinde; a 600 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 180 gün, b 900 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 240 gün, c 1080 gün sigortalı olarak çalışıp işsizlik sigortası primi ödemiş olan sigortalı işsizlere 300 gün, Süre ile işsizlik ödeneği verilir…” ***SSK’dan emeklilik hakkı da elde ettiler Bir çok taksi sürücüsü işverenleri tarafından SSK’lı yapılmadıkları için kendileri yasadışı bir şekilde faaliyet gösteren sahte şirketlerden kendileri para vererek, SSK’lı yapılmayı tercih etmektedirler. Sahte şirketler ise sürücülerden ayda 200 lira para alıp, bunları SSK’ya bildirmekte ama primleri SGK’ya ödememektedirler. Sonrasında da denetimlerde sahterkarlık ortaya çıkınca da şoförler hem paralarından hem de SSK sigortalarından mahrum olup zarara uğramaktaydılar. Bazı şoförler ise isteğe bağlı Bağ-Kur’lu olmaktaydı ama bu durumda SSK’dan emekli olma hakkını kaybetmişlerdir. Yeni durumda taksi sürücüleri artık SSK’lı olmuş olduklarından, SSK’dan emekli olma hakkını elde etmişlerdir. Bilindiği üzere, emekli olanların da çalışma hakkı vardır. Bu çalışma işçi gibi olabileceği gibi vergi mükellefi-şirket ortağı olarak da olabilir. Emeklilerin çalışma durumlarına göre SGK’ya her ay SGDP Sosyal Güvenlik Destek Primi ödeme zorunluluğu vardır… Bu arada maaşları yetmeyen polisler ve memurlardan da taksilerde çalışanlar vardır. Bunların memur olarak çalışma yasağı ise yoktur ve bunlar için sigorta da gerekmez… ***Plaka sahibi emekliler Nereden SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı veya özel banka-borsa sandıklarından emekli olursa olsun bir kişi minibüs, taksi veya özel halk otobüsü sahibi olarak plaka sahibi olabilir. Bu kişiler vergi mükellefi oldukları için aldıkları emekli aylığından yüzde 15 kesinti ile bu işlerine devam edebilirler. Yani emekli aylıklarını yüzde 15 2010 yılında yüzde 14 sonraki yıllarda yüzde 15 eksik alarak bu işlerine devam edebilirler. ***Taksilerde çalışan emekliler Emekli olup da plaka sahibi olmadan ticari araçlarda çalışan emekliler de var. Bunların da sosyal güvenlik mevzuatı açısında durumları farklıdır. Nereden,SSK, Bağ-Kur, Emekli Sandığı veya özel banka-borsa sandıklarından emekli olursa olsun bir kişi taksi, minibüs veya halk otobüsünde sürücü-şoför olarak işe girmişse, aldığı emekli aylığınıza hiç dokunulmaz. Yani emekli aylığında hiç kesinti yapılmaz ama çalıştığı yerden aldığı ücret üzerinden yüzde 31 ile 36,5 arasında SGDP kesintisi yapılır. Bu kesintinin yüzde 7,5 kadarı emekli işçinin aldığı ücretten kesilir, yüzde 23,5 ile 29 arasındaki tutar ise emekliyi çalıştıran plaka sahibi tarafından SGK’Ya ödenir. Örneğin, SSK’dan veya Bağ-Kur’dan, Emekli Sandıklarından emekli olup da ayda 1000 lira aylık alan emekli sürücü bir ticari araçta sürücü olarak ayda 1500 lira brüt ücret ile işe başlarsa, 1000 liralık emekli aylığını aynen almaya devam eder. Sürücü olarak aldığı 1500 lira üzerinden yüzde 7,5 SGDP kesintisi ile yüzde 15’lik gelir vergisi ve binde 6’lık damga vergisi kesilir. Kalan ücret net olarak işveren tarafından kendisine her ay ödenir. ***Taksilerde memur çalıştırın SGK’ya prim ödemeyin Danıştay’ın TAM GÜN Kanunu’ndan sonra aldığı muayene açma hakkının devamı kararı baz alınırsa, kamu kurumlarında memur olarak çalışanlar da ticari araçlarda mesai sonrasında çalışma hakkına sahiptirler. Yani, trafik polisi olarak çalışan, tapuda memur olarak çalışan birisi mesai sonrasında, ticari bir araçta, taksi, minibüs, halk otobüsü sürücü olarak çalışırsa, bu kişinin Sosyal Güvenliği eski adıyla Emekli Sandığı yeni adıyla 4/C’li olduğu için SSK’ya prim ödenmesini gerektirmez. Zira, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 53 üncü maddesine göre; “Sigortalının, 4 üncü maddenin birinci fıkrasının a, b ve c bentlerinde yer alan sigortalılık hallerinden birden fazlasına aynı anda tabi olmasını gerektirecek şekilde çalışması halinde; öncelikle aynı maddenin birinci fıkrasının c bendi kapsamında, c bendi kapsamında çalışması yoksa ilk önce başlayan sigortalılık ilişkisi esas alınarak sigortalı sayılır.” denilmiştir. Bu durumda, plaka sahipleri, memur olarak 4/C’li olarak SGK’ya kamu kurumu tarafından prim ödenen bir sürücüyü işe alır ve çalıştırırlarsa SGK’ya sigortalı bildirmelerine gerek yoktur. SGK’ya bunlar için prim ödenmesi de gerekmez. – Taksi de çalışan memura disiplin cezası verilebilir mi? TAM GÜN Kanunu sonrasında Sağlık Bakanlığı’nın memur olarak çalışan doktorlara yönelik basın açıklaması ile muayenehanelerini kapatmalarını istemelerinden sonra Danıştay basın açıklamasına yürürlüğün durdurulması kararı verdi. Bu kararı ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 28 inci maddesini lafzen yorumlamak gerekirse; Kanuna göre, “Memurlar Türk Ticaret Kanununa göre Tacir veya Esnaf sayılmalarını gerektirecek bir faaliyette bulunamaz, ticaret ve sanayi müesseselerinde görev alamaz, ticari mümessil veya ticari vekil veya kollektif şirketlerde ortak veya komandit şirkette komandite ortak olamazlar…” . Memur olan taksi sürücüsü de madde metnine göre ne esnaftır ne de tacir öyleyse mesai sonrasında taksilerde sürücülük yapması da yasak değildir. Bu sonuca göre, polisler, trafik polisler, tüm memurlar mesai sonrasında ticari araçlarda sürücülük yapabilir ve bunlar adına SGK’ya prim ödemek de gerekmez. ***Taksiciler için en uygun çözüm şirketleşmek Sorunun esas çözümü ise tıpkı gelişmiş batı ülkeleri ve ABD’de de olduğu gibi taksi şirketleri kurmaktan geçiyor. Duyumlarıma göre de, İstanbul Büyükşehir Belediyesi İSPARK benzeri İstanbul Taksi adıyla bir şirket de kurmak üzeredir. Taksici esnafına tavsiyem, birleşin ve TAKSİ LTD veya kurun. Plaka sahibi olduğunuz taksileri bu şirkete aylık 3500 lira alarak kiralayın, şirket de bulacağı sürücüleri SGK’lı yaparak, taksilerde çalıştırsın hem SGK sorunu çözülsün hem de durak vb sorunlarınıza çare gelsin. Alıntı

taksi şoför kartı yaş sınırı